Genel · Hayatım

Uzun bir aradan sonra

Uzun bir aradan sonra yeniden buradayım. Neler oldu neleeeeer demek isterdim, ama doğrusu dışardan bakınca öyle aman aman şeyler olmadı. Çok dinlendim, ruhum dinlendi ve galiba görünüşüm biraz gençleşti. Yaşımı duyanlar sanki daha bir inanmıyor oldu. Eski iş yerimi tamamen geride, mazide bıraktım. Hayal meyal hatırlıyorum sadece. Ve evet, Nisan’da New York’a gittim geldim. Güzel…… Okumaya devam et Uzun bir aradan sonra

Genel · Hayatım · Mucizeler

New York – New York

Günlerim çok rahat, akışta, güzel geçiyor işimi bıraktığımdan beri. Okuyorum, düşünüyorum, arkadaşlarım ile buluşuyorum, yemek yapıyorum, ormanda geziyorum, yoga derken, bir bakıyorum ki bir gün daha geçmiş. Tam düşlediğim gibi. Bir yandan da geleceğim üzerine düşünüyorum tabii ki. Şu an belli bir yön belirleyemedim kendime ama beni mutlu edebileceğini düşündüğüm konuları araştırmaktayım. Biriktirdiğim para sonsuza…… Okumaya devam et New York – New York

Genel · Hayatım · Yol arkadaşlarım

Yönetmek mi? Ne haddime..

Geçmişimde „Kızım, sen günün birinde yönetmen olacaksın!” diye işaret veren hiç bir gösterge olmadı. Hani bazıları ufacık yaştan başlar, emeklerken bile önden gider, okulda sınıf başkanı olur, arkadaş grubunda her şeyi organize eden tip olur, bende gıkı yoktu. Mezuniyetimden sonra çalışmaya başladım ve bir hırs, bir azim kendimi kaptırıp yıllarımı harcayıp ufak bir şirkette yönetici…… Okumaya devam et Yönetmek mi? Ne haddime..

Genel · Hayatım · Mucizeler

Meleklerle sohbetlerim

Artık öyle haşır neşir olduk ki anlatamam. Bir samimiyet, bir yakınlık. Çok seviyorum meleklerimi. Bin bir türlü iletişim kurma yöntemi vardır eminim. Benim şu an seçtiğim sayıları kullanarak olanı. Bunun için daha önce de bahsettiğim Doreen Virtue’nun ‘Melek Numaraları’ (Angel Numbers 101, uygulama olarak da var) kitabını kullanıyorum. Kitapta 0’dan 999’a kadar sayıların anlamları yazılı.…… Okumaya devam et Meleklerle sohbetlerim

Genel · Hayatım · Yol arkadaşlarım

Daha da parılda

Birçoğumuz karşımızdaki insan bizi üzdüğünde, kızdırdığında, sinirimize dokunduğunda kabuğumuza geri çekiliriz. İçimize kapanırız ve kalbimizin kapılarını sımsıkı kapatırız. Aynısı haksız yere eleştirildiğimizi düşündüğümüzde de olabilir. Tam tersine sinirlenip bağırıp çağıranlar da var aramızda tabii ki. Aman, al birini vur ötekine, her ikisi de zarar verici davranış değil mi? Çok zorlanıp kabuğuma geri çekilmedim bir seferinde.…… Okumaya devam et Daha da parılda